‘İstanbul kara yenildi’...
‘Ne demekse?’...
Kar şehirlerde yağar ve onunla yaşanır. Biz hep kara yeniliriz nedense...
Bir türlü gelmeyen kışdan şikayet, küresel ısınma haber ve sohbetleri, facebook mesajlaşmaları...
Offf!!! Bu sıcak ne? Hayırdır inşallah lafları...
Ve sonunda gece başlayan karla sabah sessizliğe bürünen İstanbul...
Cumartesi sabahı ve bembeyaz bir güzelliğe uyanıyoruz.
Artık duyamadığımız çocuk sesleri bahçeden geliyor. Kardan adam yapıyorlar gülüşüyorlar.
Sokaklarda ve bahçelerde oynıyan eski çocuklar nerde. Onlar bizlerdik. Biz bile bilgisayar başına kitlendik, müziğimizi, haberleri, köşe yazılarını, oyunlarımızı, bazen güncel hayatımızı bile orada yaşıyoruz.
Şikayet etmiyorum, iyi ki bu ortam var o ayrı. Sevgili arkadaşlarımı, bazen torunlarımı, hatta çocuklarımı orada her an görebiliyorum haberleşebiliyorum. ICQ’dan nerelere geldik...
Sevgili arkadaşım, komşum Ayşe Erler’in çektiği ve ‘Tanrım bu sihirli bahçe bizim bahçemiz mi?’ ‘Balkonumdan kar 2010’ fotoğrafının bana verdiği keyif ve ilhamla ben de bir şeyler karalamak üzereyim. Uçları sipsivri açılmış kurşun kalemlerim; Bu aralar torunum Emre, kalemtraş makinesini kullanmayı keşfetmiş bulunduğundan, tüm kalemler sipsivri uçları ile kutularında, emrime amade...
Tek çizgili bakkal defterimle başbaşayım işte...
Şehrin bembeyaz örtüsüne çatıdan bakıyorum. Kar rüzgarla karışık yağıyor. Rüzgar, damlarda ki karı da savuruyor.
Çocukların ayak izleri, kedilerin bıraktığı, nokta nokta ayak izleri, ve Ayşe’nin sevgili köpeği, hepimizin sevgilisi; Efe’nin ayak izleri, devamlı yağan karla yavaşca kapanıyorlar...
Bir haftadır nezle öksürük zaten evede iyileşmeye çalışıyordum.
Bu kar hapsi fazla geldi...
Yazılarımı, komputere ve web’e geçirmek üzere, beyaz ekrana doğru gidiyorum.
Şimdilik hoşcakalın, sevgili, tahta kokan kurşun kalemlerim...
Bu arada Ayşe ile e-postalaştık. Fotoğraflarını yazımda kullanmak üzere izin verdi. Teşekkürler Ayşe'ciğim...
Sevgiyle kalın...
Tülin Erkaya
25.Ocak.2010
Etiler – Ïstanbul
Efe
2010
Fotoğraflar: AYŞE ERLER